Friday, February 29, 2008

Yine yazmak ne güzel :)

Çoook zaman geçmiş. Ve ne de hızlı. Aylar olmuş, yazmayalı.
Bu geçen süre içersinde internetten bakıp denediğim birkaç pasta,kek ve kurabiye denemelerim oldu. İşte bunlardan birkaçı. Pastayı yeğenim için yaptım. Biliyorsunuz benim dünyam mavinin 3 tonundan oluşuyor :)))
O yüzden pembiş pembiş, kalpli bir pasta yaptım :))
Kurabiyeleri de oğluş okula götürsün diye.






Bir de eşimle bir kilo verme halindeyiz ki sormayın. Eşim 7 kilo verdi. Ben ise neredeyse 4 kilo verdim. Vermek istediğim 1 kilom daha kaldı. Fakat kaç kilo olduğumu sormayın. Her gören zaten azarlıyor, çok zayıfladın diye. Bir de buradan laf işitmeyeyim :))

Kilo verme işi tam bir hesap işiymiş. Zaten kontrol eşimde olduğu için, hesap hiç şaşmıyor :)

Kilo vermek isteyip de veremeyen arkadaşlara duyurulur :) Yapmanız gereken tek şey, boyunuzu, kilonuzu ve yaşınızı bir formüle göre hesaplayıp (formül eşte, ezberimde yok şimdi), çıkan sonuca göre günlük almanız gereken kaloriyi bulmak. Ve her gün üşenmeden, bıkmadan yediğiniz her lokmayı yazmanız gerekiyor.

Biz mesela eşim ve kendim adına bilgisayarda birer dosya açtık. Her yediğimizi not edip, yanlarına kalori değerlerini yazıyoruz.

Mesela benim boyumda, kilomda ve yaşımda olan biri günde 1600 kalori tüketmeliymiş. Böylece kilomu sabit bir şekilde koruyabilirim. Eğer günlük tüketimim 1600 geçerse, kilo alırım. Kilo vermek istiyorsam, hedef kiloya ulaşana kadar günlük tüketimim 1100'ü geçmemeliymiş.
Şimdi ben 5 kiloluk bir hedef belirledim. 2-3 aydır 1100 kaloriyi geçmiyorum. Ve 4 kilo verdim. Eşim daha çok verdi, çünkü hedefi 12 kilo vermekti. Ve erkeklerde hesap daha farklı oluyor, sonuçta onların alması gereken kalori miktarı bizden fazlaymış. Bu yüzden verirken de benden daha fazla kilo verdi.

Dönelim bana :) Her gün yediklerimizi yazıyoruz. Bir de kalori listemiz var. Yediklerimizin kalorilerine bakıp hesaplıyoruz. Unutmadan, bir de mutfak tartımız var, ki bu çok önemli. Mesela film izlerken ayçiçek çekirdeği yiyeceğiz. Mutlaka tartıp, öyle yiyoruz. Genelde 20gr yetiyor. Sonra hesaplıyoruz 20gr kaç kalori eder diye. Ya da pasta yemek istiyorum, dilimi tartıyorum, ya da porsiyon hesabından kalorisine bakıyorum. Diyelim ki dilimi 450 kalorili bir pasta yiyeceğim. Eğer o gün 1100 kalorimden fazla tüketmediysem, pastanın tamamını yiyip, akşam yemeğini mesela pilavsız, ekmeksiz yiyiyorum. Ya da yarım dilim pasta yiyip, hem canımın çektiği tatlıyı yemiş oluyorum, hem de 450 kaloriyi 2'ye bölüp, fazla almamış oluyorum.

Listemizde genelde bütün yiyecekler mevcut. Zaten yarısını ezberlemiş durumdayız. Ona göre yiyip içiyoruz.

Hem kilo veriyoruz. Hem de hiçbirşeyden mahrum bırakmıyoruz kendimizi. Pizza da yiyoruz (dilim sayısına göre), çikolata da, pilav, makarna da :) Önemli olan hesaplamak.
Ayrıca bu şekilde daha da sağlıklı beslenmeye başladık. Az kalorili olduğu için meyve tüketimimiz arttı, boşuna kalori harcamamak için de, seçerek zevk doğrultusunda besleniyoruz. Yani yemiş olmak için birşey yemiyoruz. Zaten benim 1 kilom kaldı. Onu da verince, 1100'den tekrar 1600' e çıkaracağım tüketimimi. Böylece hem hedeflediğim kiloda sabit kalacağım, hem de (yaşasın:)) fazladan 500 kalorilik bir tüketimim olacak :)

Biraz karışık gibi gelebilir, fakat o kadar basit ki, bunu uygulamak.

Beni gören bana kızıyor da, eşimin o koca :P göbeğinin yok olduğunu gören herkes nasıl oldu?? diye soruyor valla. Anlayacağınız bu yaza artık karı koca beraber formda gireceğiz :)))

Ne kadar özlemişim yazmayı..
Artık arayı açmayacağım :)